SON DAKİKA

KOCAOĞLU “İZMİR VARSA ATATÜRKÇÜLER VAR”


Cumhuriyet Halk Partisi Yerel Yönetimler Birimi Belediye Başkanları Toplantısı İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde yapıldı.

Yapılan toplantıya CHP'li 215 belediye başkanı katıldı.Belediye başkanları, milletvekilleri ve parti yöneticilerinin katıldığı toplantının açılış bölümünde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu birer konuşma yaptı. 


Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, çok önemli hizmetler yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın 400 yıl hapisle yargılandığını hatırlatarak, "Bak diğerleri nasıl köşeyi döndü, sen neden kötü örnek oluyorsun' diyorlar. Bizim işimiz kolay değil, düzgün adamın işi, namuslu adamın işi kolay değil" diye konuştu.

CHP Yerel Yönetim Birimi Belediye Başkanları Toplantısı'na ev sahipliği yapan Başkan Aziz Kocaoğlu ise "Bu kentte yaşamak bir ayrıcalık, bu kentte belediye başkanı olmak en büyük ayrıcalık. İzmir varsa umut var. İzmir varsa demokrasi var. İzmir varsa hukuk var, insan hakları var. İzmir varsa Atatürkçüler var" dedi.

Bazılarının 5'e yaptığını 1'e mal ettik

İlk olarak kürsüye çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 2004 yılından bu yana kentin kalkınması adına izledikleri politikayı anlattı. Kalkınmanın lafla değil, mali kaynakları güçlü tutarak gerçekleşebileceğini vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu,  şunları kaydetti; "Biz işe tasarruf ederek, borç ödeyerek, bazılarının 5’e yaptığı ihaleleri 1’e mal ederek, yani kamunun menfaatlerini koruyarak başladık. Zaten muhalefet partisine mensup belediye başkanının birinci önceliği, belediyesinin mali yapısını güçlendirmek olmalı. Biz de öyle yaptık. Sonuç ortada: İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin toplam yatırımı 13 yılda tam 15 kat arttı. 2004 yılında 102 milyon lira olan yatırım giderimiz, 2016 yılında 1 milyar 545 milyon lirayı aştı. 13 yılda 11 milyar 419 milyon liralık yatırım gerçekleştirdik. Belediyenin arazilerini satmadık. Aksine yol açmak için, yatırım yapmak için, halkın nefes alacağı alanlar yaratmak için 1.5 milyar liranın üzerinde kamulaştırma yaptık."

Ütopya dediler, gerçek oldu

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kredi notunun Türkiye Cumhuriyeti'nin notundan 9 kat daha yüksek olduğunu ifade eden Başkan Aziz Kocaoğlu, 2004 yılında yola çıkarken ortaya koyduğu “Yerelde Kalkınma” hedefini o dönemde “boş bir hayal” ya da ütopya olarak değerlendirenler olduğunu ama bugün Türkiye için örnek bir model oluşturulduğunu herkesin gördüğünü söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, köylünün ekonomik olarak güçlenmesi, köyden kente göçün önlenmesi ve sosyal barışın güç kazanması için tarımsal üretimi desteklemekle işe başladıklarını belirterek şunları kaydetti; "Sabırla, ilmek ilmek ördüğümüz bu yapı, sonunda meyvelerini vermeye başladı. Örneğin sütte Türkiye’nin lider kenti olduk. 2007 yılından bu yana Tire Süt Kooperatifi’nden alım yaparak hem üreticiyi koruduk hem de çocuklarımıza sağlıklı süt içirdik. Son 10 yılda Türkiye’deki süt üretimi yüzde 70 artarken, Tire’de bu oran yüzde 440’a ulaştı. Bizim desteklediğimiz süt üreticileri, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü FAO tarafından “Dünyanın en iyi kırsal kalkınma modeli ödülü”ne layık görüldü. Çiçekçilikte de önemli hamleler yaptık. Sözleşmeli çiçek alımı yaptığımız Bayındır, giderek artan kalitesiyle Türkiye’nin 1 numaralı çiçek merkezi haline geldi; ihracata başladı.  Yine fidan alımı yaptığımız Ödemiş-Bademli ’deki Fidancılık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, Orta Asya ülkelerine ihracata başladığı gibi Kazakistan’da fidan üretimine bile başladı. Onlar da FAO’dan “En iyi tarım kooperatifi” ödülü aldı. Aslında biz, üreticimize örgütlü gücün neler yapabileceğini yeniden hissettirdik. Birlikten kuvvet doğacağını hatırlattık."

Tarım Reformu'nun İzmir'den açıklanması tesadüf değil

Tarımın gelişmesi adına yaptıkları çalışmaları örneklerle anlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, "İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2007 yılından bu yana üretici kooperatifleri ve birliklerden yaptığı alımların toplam bedeli 255 milyon lirayı aştı. Kırsalda üreticiye verilen toplam destek ise 642 milyon lirayı buldu" diye konuştu.

Okul Sütü projesi ile 2008-2013 yılları arasında, 250 okulda, 220 bin çocuğa tek bir üzücü olay yaşanmadan düzenli olarak süt dağıttıklarını dile getiren Başkan Aziz Kocaoğlu, "2013’ten bu yana da Süt Kuzusu projesi adı altında, 125 bin hanenin kapısını çalarak 1-5 yaş arasındaki çocuklarımıza haftada 2 litre sağlıklı süt içiriyoruz" dedi.

Başkan Kocaoğlu, Başbakan Binali Yıldırım'ın "Tarım Reformu" paketini İzmir’de açıklamasının bir tesadüf olmadığının da altını çizdi.

Rakamlarla İzmir farkı

İzmir'in Türkiye nüfusunun yüzde 5,3'ünü barındırmasına rağmen GSMH'nin yüzde 7'sini ürettiğini ve merkezi hükümete ödenen verginin yüzde 11'inin İzmir'den geldiğini vurgulayan Başkan Kocaoğlu, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: "İzmirli vatandaşlar vatandaşlık görevi olan vergi ödeme ahlakıyla Türkiye'de bir numara. Bu kentte yaşamak bir ayrıcalık, bu kentte belediye başkanı olmak en büyük ayrıcalık. İzmir varsa umut var. İzmir varsa demokrasi var İzmir varsa hukuk var, insan hakları var. İzmir varsa Atatürkçüler var. Biz Türkiye'nin demokrasi mücadelesini insan hakları mücadelesini ve kurtuluş mücadelesini İzmir'den yakmak istiyoruz."
 
Rant değil, halk odaklı yönetim

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin şeffaf ve halk odaklı bir anlayışla yönetildiğini belirterek şunları dile getirdi:
"Düşmana ilk kurşunun atıldığı kenttir İzmir. Kurtuluş Savaşı'nın sonunda düşmanın denize döküldüğü kenttir ve bu kenti sosyal demokrat bir belediye başkanı yönetmektedir. Yani rant odaklı değil, halk odaklı bir projeyle yola çıkmıştır belediye başkanımız. Yoluna pek çok engeller çıkarılmıştır. Ama belediye başkanlarımız şeffaf bir yönetimi her zaman savunmuşlardır. Halkına hesap vermeyen bir belediye başkanı olmaz, politikacı da olmaz. Halka hesap vermekten kaçan birinin Türkiye'yi sağlıklı yönetme şansı yoktur, olamaz. Tarih bunu pek çok örneğiyle gösterdi, gösteriyor. Bizim belediye başkanımız hiçbir ayrım yapmadan bütün halkını kucaklayan belediye başkanıdır. Sizin yaptığınız görev bütün mazlumlara örnek olması gereken bir görevdir. Yaptığınız her çalışmanın demokrasiye katkı koyduğunu unutmayın."

Başarıyı cezalandırıyorlar

Başkan Aziz Kocaoğlu'nun 'başkalarının 5'e yaptığını biz 1'e yapıyoruz' açıklamalarına atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "Çünkü burada saydam bir yönetim, halka hesap veren bir sorumluluk anlayışı var. İstanbul da metro yapıyor. 10 yılda beceremediler sonunda bakanlığa devrettiler.
İzmir, İstanbul'un üçte biri, Ankara'nın yarı fiyatına metro yapıyor. Bu onlar için utanılacak bizim için övünülecek bir tablodur" dedi.
Acı olanın bu başarıların cezalandırılmak istenmesi olduğunu dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız en büyük kent ormanını yapan, en büyük fuarı, ilk doğal yaşam parkını kuran belediye başkanımız 400 yıl hapisle yargılanıyor. Baskıcı yönetim anlayışı ve dikta heveslilerinin Türkiye'yi nereye götürmek istediği ortadadır. 'Bak diğerleri nasıl köşeyi döndü, sen neden kötü örnek oluyorsun' diyorlar. Bizim işimiz kolay değil, düzgün adamın işi, namuslu adamın işi kolay değil. Ama bu zorlukları yenmek bizin boynumuzun borcudur." diye konuştu.

Mustafa Kemal'in yolundan dönmeyeceğiz

İzmir gibi Eskişehir, Aydın, Hatay, Muğla ve Tekirdağ belediyelirinin sosyal demokrat belediyeciliğin başarılı örneklerini sunduğunu ifade eden Genel Başkan Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
"CHP'li belediyelerin olduğu yerlerde kimse kendini öteki hissetmiyor. Çünkü ayrımcılık yok. Çünkü bizim belediye başkanlarınızın yüreğinde insan sevgisi var. Kenti kent yapan sadece binaları, yolları, caddeleri değil, aynı zamanda sanatı kültürü ve sporudur. Bunların olması her yaştan insana hizmet sunmak demektir. Bizim belediyelerimizin olduğu yerlerde yaşayan yurttaşlar mutlular. Ama aynı zamanda hep  birlikte ne olacak bu ülkenin hali diyerek kaygı duyuyorlar.  Tüm belediyelerimizde asgari ücret net 1500 TL. Bunu söylediğimizde nasıl yapacaksınız diyorlardı. İşte örneği. Belediyelerimizin bir başka özelliği kent ekonomisiyle kırsal ekonomiyi bütünleştiriyorlar. Yani refahı tabana yayıyorlar. İzmir'de üretici ürününü satamıyorsa ona Büyükşehir Belediyemiz sahip çıkıyor."

Ülkenin genel siyasi durumuna ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Kılıçdaroğlu, katılımcılara "Umutsuzluğa kapılma hakkımız yok. Tek bir kişi bile kalsak Mustafa Kemal'in yolundan dönmeyeceğiz." diye seslendi.