HALEP AĞLIYOR
2017 yılına Cephe Gazetesi ile merhaba diyen yeni köşe yazarımız Ertuğrul Alpaslanın ilk köşe yazısı HALEP AĞLIYOR...
HALEP AĞLIYOR…
Keşke daha iyi bir konu ile başlama imkanımız olsaydı ama maalesef yok Suriye'de yaşanan iç savaş artık daha başka bir boyut aldı. Bunun adı resmen soykırım.
90 yıllarda Bosna da yaşanan zulmün bir benzeri, hatta daha ağır bir katliamın yaşandığı yer Orta Doğu ve Halep. Peki Halep niye bu durumda? Şöyle geriye dönüp biraz tarihimize bakalım…
Halep,nbsp;büyük Selçuklu devleti ve Osmanlı'nın en önemli kentleri arasında yer almıştır. Suriye ve Halep içerisinde; Selçuklu ve Osmanlı eserleri camileri, medreseleri, hanları mevcuttur. Kısacası tarihtir Halep…
Nüfus yoğunluğu da Araplar ve Türkmenlerden oluşmaktadır. nbsp;Ayrıca, Halep, 2006 İslam Kültür Başkenti ünvanı kazanmıştır. İşte sadece bu saydıklarımız bile bir sebeptir. Düşünün ki, bugün Suriye içinde Esed güçlerine yardımcı olan Ruslar, Şii milisler, tabiî ki İngiliz ve Amerikalıların güdümünde ve kontrolünde olan DAEŞ, ve daha bir çok terör grubu sivil halkı katlediyor.
Hedef Müslümanlar, ve her ne olursa olsun bu oyun bir haçlı oyunudur. Hala Müslümanlardan ve Osmanlı'nın torunlarından intikam alma peşindedirler. Bugün İslam coğrafyasında yaşanan bu durum birlikten, dirlikten uzak bir İslam topluluğu yaratmak içindir.
İç savaş diye adlandırılan Suriye'deki zulüm aslında açıkça bir işgaldir. Bugün İslam coğrafyasında mezhepçilik, ırkçılık fitnesi ile müslüman, müslümana kırdırılıyor. Dediğim gibi oyun çok büyüktür. Ülkemiz açısından biraz inceleyelim durumu…
Türkiye bölgenin en güçlü devletidir. Bugün yaşanan bu zulme insanlık dramına en ağır şekilde karşı çıkan bizim ülkemizdir. Öyle ki, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN dünyada bu zulme karşı dik duran tek liderdir.
Dünya beşten büyüktür sözünün bugün Halep te yaşanan bu katliamla ne denli doğru orantılı olduğunu anlayabiliriz. Adaletin sadece beş ülkenin elinde olamayacağı ve bu adaleti sadece beş ülkenin sağlayamayacağı Halep'deki, yaşananlar ile aşikardır.
Bugün, Fırat kalkanı operasyonu ile sınır güvenliğimizi ve Suriye de ki terör gruplarının temizlenmesi ayrıca muhalifler ve mücahitler ile yaptığımız ortak operasyonlar ile geldiğimiz nokta Suriye'deki zulüm ve gözyaşının dinmesi içindir.
Amacımız Suriye'nin toprak bütünlüğün korunmasıdır. Akan kanın durmasıdır. Bugün Halep'te zulüm gören mazlumlar için vatandaşlarımızın yardım kampanyaları Halep için ne kadar duyarlı olduğumuzun en büyük göstergesidir. Halep bizim öz kardeşimizdir. Çanakkale zaferinde omuz omuza çarpıştığımız kardeşlerimizdir. İnancımız bir, kültürümüz birdir. Halep bizim gözyaşımızdır.
Sonuç olarak şimdiye kadarnbsp;demokrasi, insannbsp;hakları, özgürlükler, çevre, çoknbsp;kültürlülük, çoğulculuk, ifadenbsp;hürriyeti, terörizmle mücadelenbsp;gibinbsp;kavramlarla dünyaya ders ve nizamnbsp;vermeye kalkan dünya ülkelerinin eline Halep'linbsp;çocukların kanı bulaşmıştır.
ERTUĞRUL ALPASLAN