RECEP YILMAZ; “ANTİKA İŞİ, TUTKU İŞİ”
Ödemiş Antika, son yıllarda her geçen gün ilginin arttığı antika konusunda Ödemişli vatandaşlara antika alım, satım, fiyat belirleme gibi konularda hizmet veriyor.
Ödemiş Antika, son yıllarda her geçen gün ilginin arttığı antika konusunda Ödemişli vatandaşlara antika alım, satım, fiyat belirleme gibi konularda hizmet veriyor.
Konuyla ilgili olarak, Antika işine nasıl başladığını aktaran antika işletme sahibi Recep Yılmaz; " 12, 13 yıldır Çaylı'da esnaflık sürecimde ve 70 köyde fatura tahsilat işi yaptığım süreçte, köylerde gittiğim yerlerden eski olan şeyleri ne varsa toplamaya başladım. İlk başta antikanın ne olduğunu bilmiyordum. Neyin antika olup olmayacağını bilmiyordum. Çünkü eski gördüğüm her şey benim gözümde antikaydı. Zamanla biriktirdiğim ürünler çoğaldı. Ürünlerimin değerlerini merak ettim. Bazıları da bunları satar mısın demeye başladılar. Değerini bilmiyordum. İnternette araştırmaya başladım. Ama internette değer konusunda bir ölçü olmadığını anladım. Gerçek fiyat biçilmesini nerede öğrenebilirim derken, antika için Ankara'da Ayrancılar`da her ay bir Pazar kurulduğunu öğrendim. Orada çok büyük bir Pazar yeri var. Türkiye'nin her yerinden antikacılar geliyor. Her ayın ilk Pazar günü kurulan bu antika pazarında ben bu işin nasıl yapıldığını öğrendim. Orada her üründen görmek mümkün. 50 liralık üründe var. 50 bin liralık üründe var. Ürünleri orada gördükçe şunu fark ettim. Benim topladığım ürünlerin için değerli olarak düşündüğüm ürünlerin bazılarının hiç değerinin olmadığını, değersiz olarak gördüğüm ürünlerinde değerli olduğunu orada öğrendim. Sonra ticarete de çocukluğumuzdan beri yatkınlığımız olduğundan, artık fiyatları ciddi bir şekilde araştırmaya başladım. Fiyatları öğrendikçe bilinçli almaya başladım."
"Sanatsal değeri, antikanın değerini attırır"
"Aslında antikanın değeri olmaz. Ama her zaman alınıp satılabilir bir fiyatı vardır antikanın. Bu da antikacıların kendi arasındaki fiyattır. Ben bir ürün bulduğumda ürünü 10 liraya alırım başka bir antikacı benden bunu 150 liraya alır. Ama o antikacının koleksiyonel bir müşteri kitlesi vardır. Bunu 5 bin liraya da satabilir. Onun için değer kendi aramızdaki alıp satabildiğimiz değerdir. Ama üst sınır yoktur, kişiden kişiye değişir. Taban fiyatını biz belirliyoruz. Üst fiyatı da gelen müşteriye göre değişebiliyor. Ama bizim baz aldığımız fiyat her zaman alıp satabileceğimiz rakamdır. İşletmeme günde 3-5 kişi antika ürün getiriyor. Ürünü en taban fiyattan veriyorum almak için. En büyük sıkıntı antikada şudur. İnsanlar ellerinde ürünün değerini bilmedikleri için beklenti çok yüksektir. Buraya gelen insanlar da şunu yaşıyoruz. İnsanlar 100, 150 yıllık kilim getiriyorlar. Onların gözünde dedesinden atasından kaldığı için bu çok değerli. Ama şunu bilmiyorlar, bunun bir sanatsal değerinin olması gerekiyor. Yıl antikada değer değildir. Sanatsal değeri antikanın değeri arttırır. Yani, yıl artı sanatsal değer. Bir ürünün sanatsal değerinin olması lazım. O halının; üzerindeki desen, kullanılan iplik, kullanılan kökboyası, kullanılan şekil ve üzerindeki motifler sanatsal değerini belirler."
"Ödemiş'te antika konusunda zengin ve her geçen gün ilgi daha da artıyor"
"Ödemiş'te benimle birlikte 2 tane antika işletmesi var. Kumaşlar, bezler, uçkurlar, Osmanlı kıyafetleri, efe kıyafetleri, efe malzemeleri, kılıçlar kullanılan yüzyılın ürünlerinden elimizde mevcut. Bu ürünler Ödemiş'imizden çok çıkıyor. Sonra evde kullanılmış değirmenler, havanlar, gaz lambaları, eski paralar, yağ küpleri sandıklar, halılar… 20 senelik babaannemden kalmış deyipte biriktirdiğim ürünlerde var. Özellikle, Ödemiş'te bakır evlerden çok çıkmakta. Yazılı ve mühürlü bakırlar. Bu yazılı ve mühürlü bakırlardan eski meydan sinileri vardır. Ödemiş`imiz antika konusunda zengin ve her geçen gün ilginin daha da arttığını görüyoruz. Her gün birileri bir şeyler getiriyor. Tanışıyoruz. Özel insanların talepleri de oluyor. Pikap, radyo ve değişik ürünlerin farklı modellerini talep ediyorlar. Ben bunları not alıyorum. Pazarlara gittiğimde istenilen ürünleri bulduğumda alıyor ve isteyen kişiye satıyorum."
"Antika İşi tutku işi"
"Bana bu işten para kazanıyor musun diye soruyorlar? Öncelikle hiç kimse para kazanamadığı bir işi yapmaz. Ama antika işi tutku işi. Ben bu işten para kazanmasam da bu işi yaparım. Çünkü ben sadece bu işi yapmıyorum. Ama para kazanıyor muyuz? Kazanmıyoruz desek yalan söylemiş oluruz. Bazı ürünler, pahalı alınıp pahalı satılan ürünlerdir. Sanatsal değeri yüksek olan ürünlerden para kazanabilirsin. Bu durum yılda belki 3 4 defa denk gelir. Ama diğer ucuz ürünler, yol masrafları dükkân kirası gibi harcamaların parasını çıkartır. Küçük ürünlerden para kazanılmaz. En pahalı ürün diyebileceğimiz ürünlerden örnek verecek olursak Belçika nagantıdır. 1898 yılına ait bir ürün olmakla birlikte az çıkar ve genelde Bulgar, Rus lagantı vardır piyasada özeldir. Belçika lagantı, Bir paşanın silahıymış zamanında. Kiraz'ın bir köyünden çıktı. Sayılı şekilde üretilmiş olmakla birlikte özel bir kişiden çıkmıştır. Bir ürünün fiyatını sanatsal değeri belirliyor. Örneğin 5 bin liraya da tüfek var 500 bin liraya da tüfek var. Ama sanatsal değeri önemli.
Yapanın imzasının olması, adının olması, kişiye özel olması bunların değerini arttırıyor. Bu durum her antika ürününde aynı."
"Antika güvenilir yerden alınmalıdır"
"Antika alırken 3 türlü müşteri var. Birinci çeşit müşteri, dekor amaçlı antika benzer ürünler alırlar. Antikayı andıran ürünler. Örneğin sıradan bakırlardır. Biz bunlara kiloluk bakır deriz. Bizim gözümüzde hurdadır. Ama onların gözünde eskidir antikadır, dekor olarak kullanırlar. Birde 2.tip müşteri var onlarda evinde güzel, hoş bir şeyler dursun diye alırlar. Örneğin bakır düşünün üzerinde yazı mühür yok ama 150 senelik ama sonuçta işçilikli bir ürün onun değeri 200 lira ama orijinal bir şey onun değeri 1000 lira. Pahalı olanı değil de ucuz olanı alıyor antikaya parası yetmediği için. Birde 3. olarak elit müşteri var, Elit müşteri bizde şudur. İşi bilen müşteridir. Biz onlarla daha çok anlaşırız. Ve onlarla fiyat konusunda hiç sıkıntı çekmeyiz. Onlar, fiyat sorduğunda gönül rahatlığı ile fiyat söyleyebiliriz. Müşteri bize ürünün fiyatını bildiği için ona yakın bir rakam teklif eder. 200 liralık üründen arayan birine ona gösterdiğinde hiç bakmadan çok pahalı der. Onun sanatsal değerini bilmez. Bunlar ya koleksiyonculardır ya da ciddi anlamda meraklı olanlardır. Eski bir ürün alacaksa görsele dikkat edilir. Göze hoş gelen alınır. Ama ben antika almak istiyorum, ilerde çocuğuma hatıra kalsın değerlensin diyorsa ilk önce güvenilir bir yerden alması gerekiyor. Aldığı ürün üzerinde o dönemi yansıtan sanatsal değerinin olması lazım. Özel bir ürün olması lazım. Üzerinde yazı, mühür ve işaretler olması lazım. Bulunan işaret ve yazılar antikanın değerini arttırıyor. Bunun gibi mesela ince ayrıntılara dikkat etmesi lazım. Bu işi anlamayan antikayla ilişkisi olmayanlar bunu dikkat edip anlayamazlar. Bunun için güvenilir bir yerden almaları gerekir. "
Antikalarda sahtecilik son zamanlarda arttı
"Ödemiş'te bir dönem yaşanan olayda, Konya'dan ve Adana'dan gelen hurdacılar bizden hurdalık bakır alıyorlardı. El arabalarının üzerine koyup Ödemiş'te dolaştırdılar. Bunlar 50 senelik, 100 senelik diyerek insanlara çok yüksek rakamlara sattılar. İnsanlar bunu değerli bir şey olduğunu sanıyorlar. Ama her eski şey değerli değildir. Antikalarda sahtecilik son zamanlarda arttı. Bazıları ürünlerin üzerine gidip yazı yazdırıp mühür koyduruyorlar. Bu işi ehli olmayan insanlar bunu anlayamazlar. Alan kişi ise ucuza aldığını zanneder. Ben bu işten anlıyorum diyen insan işin içinde yetişmiş olması lazım. Bu işi uzun yıllar yapmış olması lazım. Örneğin birisi dedesinden kama kehribar tesbihi diyerek getirip satmak istiyor. Biz bunu tecrübelerimizle test ediyoruz. Antika kitaplardan ve internetten öğrenebilecek bir şey değil. Antikanın bizzat içinde olmak gerekiyor. Her şeyi biliyorum diyende yalan söylemiş olur."
"Amacımız insanlara antikayı sevdirebilmek"
Antikacılıkta her geçen gün yeni bir iş öğreniyoruz. Çünkü antikacılık, ucu açık bir iş. Amacımız insanlara antikayı sevdirebilmek. Ödemiş'te Hayallerimden birisi Antika Severler Derneği kurmak. Antika seven insanları bir çatı altında toplamak istiyorum. Selçuk pazarında bir bölüm ayırmışlar, burada antika tarzı eski ürünlerin sergisi açılıyor. Belediye onları teşvik etmek için yer parası almıyor nostaljiyi yaşatmak için bir yer veriyor. Ödemiş Belediyesi'nin de eğer talep olursa bunları yapacağına eminim. Kadınlar pazarımızın var. Bizim gibi meraklılar, biz buraya sergi açmak istiyoruz verir misiniz desek Ödemiş Belediyesi seve seve verir. Yeter ki talep olsun. "
"İnsanlara antika değerlerini öğrenmelerine de yardımcı oluyoruz"
"Evinde dedesinde kalmış 100 senelik ürünün değerini işletmemize öğrenmeye geliyorlar. Antika konusunda sadece alım satım değil fiyatların öğrenilmesine de yardımcı oluyoruz. Ürünlerin değerlerini bildiğimiz kadar anlatıyoruz. İnsanlarda dedelerinden kalan ürünlerin değerini öğrenmiş oluyorlar. Öyle bir katkımızda var. Vatandaşlarımız; "Ödemiş Antika"ya geldiklerinde sadece satmak ve almak için değil evlerindeki dedelerinden kalmış antikaları da değerini öğrenebilirler."
Tuğçe Savran