Mecliste `Borçlanma` Tartışması
Selçuk Belediyesi`nin Şubat ayı meclisinde borçlanma önergesi tartışma konusu oldu.
Selçuk Belediyesi'nin Şubat ayı meclis toplantısında sözü ilk olarak Cumhuriyet Halk Partili Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Filiz Ceritoğlu Sengel aldı.
Sengel`in; "Meclis üyeleri olarak çalışanların maaşlarını ödemek için borçlanma yetkisi verilirse, bundan sonra ne olacak?" sorusuna Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Abidin`in cevap vermemesi şaşırttı.
Sengel, parti üyelerinin ve kendisinin, belediye çalışanlarının maaş almaması yönünde basında çıkacak haberlerden dolayı üzüntü duyacaklarını belirterek; "Biz isterdik ki şu anda konuştuğumuz konular içerisinde Selçuk`a yapılabilecek olan büyük yatırımlar, ya da hayalini kurduğumuz, gelecek nesillere aktarabileceğimiz yatırımlar konuşulsun ve halk bu meclis toplantılarını bunun için gelsin. Ancak ne yazık ki basında ve sosyal medyada çoğunlukla işçilerin maaşları alamadıkları yönünde konuşuluyor. Bu durumun her zaman söylediğimiz gibi Belediyenin ekonomik öngörüsüzlüğünden kaynaklandığını buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Söz konusu önergede işçilerin maaşlarını ödemek için istenilen borçlanma yetkisine dayalı olarak Başkan Bakıcı`ya net bir soru yönelten CHP Sözcüsü Sengel; "Bizden 4 buçuk milyon gibi bir borçlanma yetkisi istiyorsunuz. Yani geçmiş olan borçları ödemek için. Bu noktada şunu sormak istiyorum. Peki, sonra ne olacak? Diyelim ki meclis size borçlanma yetkisini verdi. Daha sonra bizden ne zaman borçlanma yetkisi isteyecek siniz? Bu borçlanmayı yine bu sebepten dolayı mı isteyeceksiniz?" ifadesinde bulundu.
Sengel konuşmasını; "Basında da yer aldığı gibi gerçekten işçiler mağdur. Bunun dışında yine belediyenin borcundan kaynaklanan dışarıda normalde belediyeden yardım alan insanlar da mağdur, dışarıdaki esnaf da belediyenin borçlarından mağdur. Çünkü bakıyoruz dışarıdaki esnaf daha önce belediyeye mal vermek için kuyruğa girilirdi, şimdi ise insanlar teklif vermekten kaçıyorlar. Yada faturasını içeriye veriyorlar ama bu fatura carileştirilmiyor, bekleme pozisyonunu alıyorlar. Encümene bakıyoruz kira yardımı çıkıyor mu diye? Kira yardımlarının kesildiğini görüyoruz. Hasta bezi yardımını alamayanlar var. Bunun gibi sorunları meclis üyeleri olarak her fırsatta söyledik ve ısrarla hep aynı cümleyi kurduk. Sayın Başkan kötüye gidiyoruz. Ekonomik öngörülerde bulunun, ekonomik önlemlerinizi ivedi olarak alın` dedik. Sizi bu konuda çok uyardık. Her zaman söylediğimiz gibi borcumuz kadar gayrimenkulümüz var. Ancak siz her zaman bu noktada bizi hep işçi ile karşı karşıya getirdiniz. Sayın Başkan geldiğiniz yer belli. Dolayısıyla sizin de bu meclisteki esas grubunuz belli. Siz esas grubunuzda isterseniz daha önce birçok konuyu nasıl geçirdiyseniz yine geçirebilir diniz, bütçede size borçlanma verip vermemek konusunda. Onu da yapmadınız ve şu anda kalkıp topu buradaki meclis üyesi arkadaşlarımıza ve bizlere atmanız gerçekten çok üzücü." ifadesiyle tamamladı.
Başkan Bakıcı Sengel`e cevaben; "Eğri oturup doğru konuşacağız. Bunu bu şekilde getirmek imkanına sahip değiliz. Evet baştan beri bir yükümüz var, yaklaşık 150`ye yakın bir işçi fazlalığımız var. Bu 150`ye yakın işçimiz ile ilgili ilk düşüncem bu arkadaşlarımızı ikna ederek bir tarafa yerleştirerek çözebilseydik, çözebilirsek ne ala. Bu sıkıntımızı yapmak zorundayız. Yani bu yükle böyle devam etmemiz mümkün değil. Keşke şartlar olumlu gitseydi de böyle olmasaydı, daha iyi koşullar olsaydı bunu yaşamasaydık. Ümidin var mı derseniz? O ümidi yine taşıyorum. Geri kalan işçilerin de maaşlarını zamanında ödeyerek mağdur olmalarını önleyeceğiz. Diğer arkadaşlarımızla yolumuzu ayırmak zorunda kalacağız. Yine de bir umutla inşallah o noktaya gelmeyiz. İnşallah bir daha böyle bir borçlanma ile karşınıza gelmeyiz. Biz bu yükü taşıyamıyoruz, borcunuz bize iyice arttı` diyorlar. Dolayısıyla o üç şirkete borcumuzu yatırıp, işçimizin de alacaklarını vererek bununla ilgili bir ayrışma yapacağız. Bu konuda bu şirketlerle yollarımızı ayırmak zorunda kalacağız." diye konuştu.
Hülya Ayazoğlu
