ŞAİRLERLE, ŞİİRLERLE, HASBIHAL

Bu hafta bana, kayaturancephe5835@hotmail.com`a mail yoluyla  Cephe Gazetesi "Şair Sadası Köşesinde" yayınlamak üzere gelen şiirlerden seçtiklerimi sıradan  sizlere sunmaya çalışacağım. İlk şiirimiz benim, bir zamanlar Ödemiş`te çekilerek TRT 1`de yayınlanan "Yeşil Deniz" dizisine yazdığım şiirle başlayalım. Bu hafta ki şiirlerimizin tamamı hece şiir...

ÖDEMİŞ - YEŞİL DENİZ

Düz ovaya yeşil deniz
Dedikleri yer burası.
Plaj gibi tarlalara
Girdikleri yer burası.

Bağ bahçede aşkı bulan
Gönüllere sevgi dolan
Filimlere konu olan
Sevdikleri yer burası.

Sabah erken gevrek sesi
Balkona döker herkesi
Egenin kayak merkezi
Saydıkları yer burası.

Hayran bırakır her kulu
Her mevsimde var mahsulü
Bin bir renkte açan gülü
Derdikleri yer burası.

İmam-ı Birgivî Hüdan
Ondandır manevi gıdan
Her karış toprağa fidan
Diktikleri yer burası.

Ödemiş, şehirler hası
Yaz kış sıcaktır havası
Küçük Menderes Havzası
Bildikleri yer burası.

Sağdıç için kaş yıkmadan
Koşar gelir hiç bıkmadan
Azrail`e can korkmadan
Verdikleri yer burası.

Efe bindi ensesine
Düşman düştü can derdine
Hacı İlyas Tepesi`ne
Serdikleri yer burası.

Kayaturan anıl yazım
Dokun tele inler sazım
Burdan mezun oğlum kızım
Güldükleri yer burası.

04.04.2016 Saat : 08.35
Şevki KAYATURAN
Kültür ve Turizm Bak. Halk Şairi

Keiimenin Dili :
Hüdan : Doğru yolu gösteren, ilim sahibi

GÖNÜLDEN GÖNÜLE MEKTUPLAR

Tanıyan dostlardan soran olursa
Delinin biriydi uslanmış dersin
Nemlidir feryadım gelir bulursa
Buğulu yürekten seslenmiş dersin.

Gönlümün sur/unda resmin asılı
Üstünde hicranın mührü basılı
Bir örnek verirsin aşka küsülü
Kalbinin kilidi paslanmış dersin.

Hüzünlü şarkılar seni çağrıtır
Her nota ruhumu sana uğratır
Gülüşümü orda koydu Ağrı Tur
O günden kirpiği ıslanmış dersin.

Söyle ki ak düşmüş kumral saçına
Izdırap yüklerim hasret göçüne
Kâinat geniş ya sığmam içine
Umudu toprağa yaslanmış dersin.

Gözleri darılmış gecelerine
"Heyhat"lar dolanır hecelerine
Benzemiş dağların yücelerine
Dört mevsim etrafı puslanmış dersin.

Hayıra çıkmıyor gördüğüm düşler
Her neye el atsam tersine işler
Adımı andıkça yazmaya başlar
Bugün de Alparslan hislenmiş dersin.

Hasan ALPARSLAN

ÇİÇEK GİBİSİN

Sevda şarkısı bitmeyen
Nağme nağme dilimdesin
Hazlarımdan hiç gitmeyen
Saz mızrapta telimdesin.

Bazen türkü bazen beste
Söylüyorum her nefeste
Gittiğim bütün adreste
Adım adım yolumdasın.

Sensin bana altın akçe
Dilimdeki bitmez lehçe
Dolaşırım bahçe bahçe
Kokladığım gülümdesin.

Gönlümde aşkımın varı
Gonca açmış sarı sarı
Sen çiçeksin bende arı
Petek petek balımdasın.

Murat ÇAKIR

ÖMÜR AĞACI

Küçük bir tohumdum kör bir toprağa
İki zat bir olup ektiler beni
Bir bağdan söktüler bir başka bağa
El ele vererek diktiler beni.

Toprak zengin ne arasam bol buldum
Su aradım derya dolu göl buldum
Yer yüzüne çıkmak için yol buldum
Tuttular kökümden söktüler beni.

Çamurluyum diye suya bastılar
Fazla diye bir dalımı kestiler
Höllükleyip bir tavana astılar (1 )
Bir demir kancaya taktılar beni.

Birgün bir dalıma eza verdiler
Satırla doğrayıp ceza verdiler
Sarıp sarmalayıp hiza verdiler
Bir ince hesaba çektiler beni.

Çiçek açtım meyve verdim baharda
Zara düştüm,kaldım,bir zaman darda
Yağmurda,çamurda,ayazda karda
Bir hızar haneye tıktılar beni.

Kemirdi zamanla kurtlar içimi
Demek kader böyle yapmış seçimi
Galiba,hayatın başka biçimi
Yay gibi belimden büktüler beni.

Yavaş yavaş kabuğumu soydular
Çürüyen yerleri bir bir oydular
Hızarın önüne alıp koydular
Dağ gibi uzatıp yıktılar beni.

İlk önce keskin bir alet seçtiler
Sonra böğrümden bir delik açtılar
Çürümüş dediler kesip biçtiler
Parça parça edip yaktılar beni.

Dal budağım ortak oldu acıma
Veda ettim tahtım ile tacıma
Beyaz bir çaputla iki ucuma
Kör düğüm atarak sıktılar beni.

KAHYAOĞLU derki geldi bir çağrı
Açıldı toprağın kapkara bağrı
Topraktan gelmiştim toprağa doğru
Derin bir çukura soktular beni.

(1) Höllük: Bazı bölgelerde bebeklerin altına koyulan özel toprak

Ali ATAR

SELAM GELİR

Türk, denince dilimize
Bin bir türlü kelâm gelir
Hudut Boyu; dize, dize
Türk'den Türk'e selâm gelir.

Orkun'daki her otağdan
Unutulmuş nice çağdan
Yüce, ulu, Tanrıdağ'dan
Türk'den Türk'e selâm gelir.

Her denizden her sahilden
Tuna, Volga, İdil, Nil'den
Her dudaktan ve her dilden
Türk'den Türk'e selâm gelir.

Dağdan, bayırdan, ovadan
Canlı, cansız her yuvadan
Kazan, Kerkük, Kosova'dan
Türk'den Türk'e selâm gelir.

Çin Seddi'nden, Orlean'dan
Dede Korkut, Oğuz Han'dan
Ayni dilde, dört bir yandan
Türk'den Türk'e selâm gelir.

Özlem, sevgi her boyuttan
O huduttan bu huduttan
"TURAN" denen anayurttan
Türk'den Türk'e selâm gelir.

T.Turan ATASEVER

NOT : Küçük Menderes Havzası içerisindeki şairlerimiz özgeçmişleri ve şiirlerini kayaturancephe5835@hotmail.com mail adresine, bana gönderirlerse onları burada Cephe Gazetesi  "ŞAİR SADASI" köşesine konuk edip tanıtmaya çalışacağım.




Şevki Kayaturan