Sığınmacılar
Son günlerde gazetelerde bir haber dolaşıyor. Bazı Torbalı sakinleri Suriyelilerin çadırlarına saldırmışlar ve 30 kişiyi yaralamışlar. Bunu duyunca sanırım çok önemli bir sorun oldu dedim. Bunu haklı gösterecek ne neden olabilir sorusunun cevabını ise bulamadım.
Haberlerde kavganın nedeni açıklandığında ise boğazım düğümlendi. Suriyeli sığınmacılardan birisi bir çocuğu dövmüş. Tamam, bunun haklı çıkarılabilir bir yanı yok, bir çocuğu dövmenin hiçbir nedeni yok ama ya bizim yaptığımız ne?
Biz hangi ara bu kadar halden anlamaz bir duruma geldik?
Eğer bizim çocuğumuzu dövdülerse her kim olursa olsun bizden beklenen şey gidip polise şikâyet etmek değil midir? Kendi adaletini kendi yöntemlerinle aramak neden? Herkes kendi yöntemlerini bu şekilde aramaya kalksa ülkede kaç sağlam adam kalır.
Ya da adalete, o kadar polise, savcıya, hâkime ne gerek kalır? Hadi diyelim sinirlendin. Bir sinir harbiyle kendini kaybettin. Çocuğunu döven kişi için bunları yaptın. Peki diğer çadırlarla ne derdin vardı? Senin çocuğunu dövdüler diye bu kadar kıyamet kopardın. Ama sende çocukları olan başka çadırlara olayla ilişkisi olmayan başka ailelere saldırdın. Senin ne masumluğun kaldı o adamdan.
Biz sanırım zamanla empati kurmayı unuttuk. Düşün ki senin ülkende savaş çıktı (Allah korusun) üstelik sen ve hiçbir vatandaşın bu olayla ilginiz olmamasına rağmen asıl acıyı siz çektiniz. Aileni, yakınlarını, akrabalarını bir hiç uğruna kaybettin, mezarlarını bile kazamadın. Yanında bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar bir yakının kaldı. Belki de sadece bir tek çocuğun.
Savaş var olmasına var. Ama ekmek lazım, su lazım, barınmak lazım. Yapılması gereken en mantıklısı sana kucak açan, karnını doyurabileceğin bir ülkeye gitmek. Çünkü başka çaren yok. Kendi ülkende, gelen diğer bombanın senin üstüne düşmeyeceğinin, çocuğunu da kaybetmeyeceğinin hiçbir garantisi yok.
Bir umutla gidiyorsun bambaşka bir ülkeye. Gittiğin yerde iyi insanlarda var tabikii. Neticede iyi insan olmanın dili, ırkı yok. Ama kötüleri de çıkıyor, senin istemiyorlar. Bir yerde haklılar da diyorsun geldin bambaşka bir yerden ekmeklerine, işlerine ortak oldum diyorsun. Ama sen de çaresizsin.
Bezden bir çadır kurup kendine, çocuğuna en azından başını sokacak bir yer buluyorsun. Sanki her şey yolundaymış gibi bir gün biri gelip hiçbir suçun olmadan hepsini yok ediyor. Neden? Çünkü biri diğerini dövmüş ama cezasını hep beraber çekeceğiz. Aslında asıl anlamamız gereken bu; hepimizde her yerde iyi insan da kötü insan da mevcut. Amacım Suriyeli göçmeleri savunmak değil. Tabi ki haberlerde duyuyoruz. İçlerinde kötüleri de var,peki bizde yok mu. Bizde hep kucak açtık onlar mı hainlik etti. Biz kullanmadık mı onları. Az paralarla çalıştırarak sömürmedik mi? İçimizden o kadınları kaçırıp satan olmadı mı? Haberlerde neler duyduk. İşin özeti iyi ve kötü insan ayrımını yapmak. Evine, malına, canına zarar mı verdi ver polise gitsin. Ama kendi adaletini kendin aramaya kalkıp da arada masumların da canını yakma, iyi insan ol, sağ duyulu ol.
Hoşçakalın..
