"Deprem dosyası"

17 Ağustos 1999, 18. yaş günüm. Uzun yıllar boyunca bir daha yaş günü kutlamayacağımı bilmeden heyecanla reşit olmayı beklediğim gün.

Bizim jenerasyonun gençleri o gün büyüdüler. Bir günde büyüdüler, hayatın ve tabiatın karşısında insanoğlunun acizliğini tatbik etmek zorunda kaldılar.
Deprem bölgesini terketmemiş biri olarak deprem anını, artçı şokları ve deprem sonrası kent yaşamını sizlere bu köşeden anlatmam çok zor.
Kitap yazmam lazım...

27 Mayıs 2017 tarihinde meydana gelen ve kentimizde de etkisini şiddetli bir biçimde hissettiren depremden sonra bir kere daha Ödemiş ilçesinin 1. derece deprem kuşağı üzerinde konuşlanmış olduğunu hatırlamış olduk.
Sadece deprem yaşamışlığım var diye 2 Ödemişli arkadaşım beni arayarak depremle alakalı bilgi rica ettiler.
İyi de bu benim işim değil ki?
Benim teknik açıdan yetkin olduğum bir konu da değil. Evet sıradan bir vatandaşa göre elbette daha çok bilgiye vakıfım. Ama bu bilgilere 1999 yılında yaşanan daha sonradan Discovery Channel ekranlarında 20. yüzyılın en büyük doğal felaketi olarak adlandırılacak olan Gölcük Depremini yerinde yaşayan her okur-yazar vatandaş da aynı derecede vakıftır.
Bu bilgilendirmeler neden yapılmıyor? 1. derece deprem kuşağında olan bir şehrin, bu denli ciddi bir konu ile alakalı olarak, aynı oranda lakayit tutum içinde olmasındaki mantığı kavramakta güçlük çekiyorum.

Dolayısıyla “İş başa düştü” diyerek ekip arkadaşlarımızla bir karara vardık. Deprem konusunda elimizden geldiğince kent halkımızı bilgilendirmeye çalışacağız.

“Ödemiş depreme hazır mı?” sorusunu ortaya attık ve soruyu önce kendimiz cevaplamaya çalışıyoruz. Bu araştırma dizisi maceramız kısa soluklu bir dosya değil elbette. Ama harcayacağımız vakte değecektir diye düşünüyoruz.
Zira; “yaşam üçgeni” konusunu ele aldığımızda bu bilgileri ulaştırabildiğimiz bir kişi bile yaşanması olası büyük bir depremde hayatını kurtarabilse dahi bunu kar görürüz.

Çabalarımız neticesinde dokunabildiğimiz her insan, her aile, her çocuk, her anne, her baba...
Allah kentimizi korusun. Allah korur ama, bize akıl fikir de ihsan eyler.
Deprem ve deprem sonrası yaşanacaklar çok net değerli okurlarım. Yapılması gerekenler de öyle...
Sonra birileri kalkıp da Ödemiş için deprem kitabı yazmasın ileride...

Vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğü ve bayrağımız için, bizler için canlarını ortaya koyan ve şehitlik mertebesine erişen tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, geride kalan yakınlarına tüm milletimize sabırlar diliyorum.
Başımız sağolsun...