Ekmek kavgası
1990'lı yıllarda işle alakalı sıkıntılar yaşadım. Bu durum beni ve ailemi maddi anlamda çıkmazlara sürükledi.
Bu sıkıntıları yaşadığım yıllarda bana en yakın olan insanlar, dost bildiklerim bile bana sırtını çevirmişti. Yanımda sadece bana destek çocuklarımın annesi hayat arkadaşım rahmetli eşim Havva Hanım vardı. Bana güveniyordu. 'Bu işin içinden de çıkarız Adnan Bey sen gönlünü ferah tut' diyordu.
Cebimde Mal almak için sermayem yoktu. Günü zor kurtarıyordum. Pazarlara gidip baharat satmaya başladım. Bir Pazar günü İzmir'e pazara gidecektim. Kar yağıyordu. Pazarcı arkadaşım Emin Yazan da beni arabamla gelecek soğan tezgâhı açacaktı pazarda. Eski bir BMC arabayla uzun bir yolculuğun ardından pazar yerine varmıştık. İzmir tepecik pazarına geldik tezgâhları kuracağız. Ama Pazar yerinde in cin top atıyor. Allah rızkımızı verir dedik ve malımızı indirdik. Ama nasıl yağmur var İzmir de kelimelerle ifade edemem. Öğleye doğruy hava açılmaya başladı ve günlük güneşlik oldu. Pzar nasıl kalabalıklaştı ve tek tük sergilerde neredeyse mal kalmadı. Rabbim rızkımızı vermişti. Neredeyse mallarımızı bitirerek mutlu bir şekilde evimize dönmüştük.
Tütüne kota
1994 yılında 18. Dönem İzmir İl Genel Meclisi üyeliğine seçilmiştim. Seçilmişliğin verdiği görevin idraki içerisindeydim.
Ödemiş'in hatta İzmir'in tüm köylerini dolaşmak istiyordum. Önce kendi bölgem Ödemiş'ten başladım. İlçemizde bulunan tek görsel basın olan ÖRT ile birlikte köyleri yani şimdiki mahalleleri dolaşıyordum. Bölgemizde bulunan Kiraz İlçesinin sınır köyü olan Köfündere'ye gittiğimde karşılaştığım bir olayda hayretler içerisinde kalmıştım. Köyde yol yok, içme suyu yok, kanalizasyon yok, sulama suyu yok. Yağmur sularını toplamışlar ve o suyu kullanıyorlarmış. Gelen tüm siyasilerden de istekleri bu saydıklarımdı.
Bu duruma da katlanıyorlardı aslında. Tek katlanamadıkları şey tütüne gelen kota idi. Çünkü tek geçim kaynakları buydu ve bunun elinden alınmasını istemiyorlardı.
Bununla alakalı olarak çalışmalarımızı başlatıp halka yardım edeceğimize dair sözümüzü vermiştik. Yüzlerini birazda olsa güldürmeyi başarmıştık.
Adnan Saygıler
Hiç yorum yok