İyi Huylu Beyin Tümörleri
Öncelikle her beyin tümörü kanser değildir. Çünkü vücuttaki her şişlik kanser değildir. Bu önemli ayrıntı, insanları genellikle hemen kötü düşünmeye sevkeder. Hasta kişi, artık hayatının sonuna geldiği hissine kapılır. Ancak bu her zaman doğru değildir. Beyin zarı denilen duramaterden kaynaklanan %98 iyi huylu olan tümörler menengiomalardır.
Genellikle menapoz sonrası kadınlarda sık olarak görülür. Beyin zarının olduğu her yerde görülür. Buna omuriliği döşeyen beyin zarı da dahildir. Çok büyük ebatlara ulaştığında belirti vererek hastayı doktorlarla buluşturması olasılığı çoktur. Ancak son yıllarda artık her başvuru yapan hastanın bizlerden MRG (Emar) veya tomografi istemesi sonucu ya da farklı bir nedenle hastaneye başvurduklarında çekilen filmlerde çok küçük boyutlarda tesadüfi saptanan menengiomalar da vardır. Bunların hemen hiç biri ameliyat edilmezler. Sadece büyük boyutlara ulaşan veya hassas dokulara baskı yapan ancak küçük olan menengiomalar ise ameliyat edilmek zorunda kalınır.
En sık kafanın tepe bölgesinde olmakla beraber demin de bahsettiğim gibi omurilik zarının olduğu her yerde görülebilirler. Bulundukları alana bağlı olarak o alandaki sinirlerin fonksiyonları bozulacağından vücutta buna bağlı problemler görülür. Nöbet geçirme (epilepsi), başağrısı, görme bozukluğu, idrar kaçırma, yürüme bozukluğu ve bir tarafta gelişen vücut felci veya yüz felci, denge bozukluğu, konuşma bozukluğu, hareketlerde hızlanma veya yavaşlama görülürken, omurilik zarında olduğunda boyun bölgesinde ise kollar ve bacaklarda, sırt ve bel bölgesinde ise bacaklarda cansızlık, yürüyememe, idrar kaçırma ve denge sorunları ile başvurular en sık görülen şikayet ve bulgularıdır.
Hastalığın yerine ve şiddetine, bası oluşan bölgenin fonksiyonlarına göre ameliyat kararı verildiğinde beyin cerrahi uzmanı, uygun yöntem ile tümörün tamamını operasyon mikroskobu kullanılarak boşaltır. Yapışık olduğu omurilik veya beyin zarı kısmı da kesilerek alınır ve boş kalan alana yamalama yapıldıktan sonra ameliyat sonlandırılır. %2 kötü huylu ve tekrarlama özelliği olduğundan genellikle ışın tedavisi (Radyoterapi) ve kemoterapi (İlaç tedavisi) uygulanmaz. Eğer kötü huylu ise cerrahi tedaviye destek amacı ile uygulanır. Yani hastalar bu tümörden ameliyat olduklarından sonra tekrar aynı nedenle tekrar ameliyata alınmazlar. Böylece tam iyileşme sağlanmış olur.
Genellikle menapoz sonrası kadınlarda sık olarak görülür. Beyin zarının olduğu her yerde görülür. Buna omuriliği döşeyen beyin zarı da dahildir. Çok büyük ebatlara ulaştığında belirti vererek hastayı doktorlarla buluşturması olasılığı çoktur. Ancak son yıllarda artık her başvuru yapan hastanın bizlerden MRG (Emar) veya tomografi istemesi sonucu ya da farklı bir nedenle hastaneye başvurduklarında çekilen filmlerde çok küçük boyutlarda tesadüfi saptanan menengiomalar da vardır. Bunların hemen hiç biri ameliyat edilmezler. Sadece büyük boyutlara ulaşan veya hassas dokulara baskı yapan ancak küçük olan menengiomalar ise ameliyat edilmek zorunda kalınır.
En sık kafanın tepe bölgesinde olmakla beraber demin de bahsettiğim gibi omurilik zarının olduğu her yerde görülebilirler. Bulundukları alana bağlı olarak o alandaki sinirlerin fonksiyonları bozulacağından vücutta buna bağlı problemler görülür. Nöbet geçirme (epilepsi), başağrısı, görme bozukluğu, idrar kaçırma, yürüme bozukluğu ve bir tarafta gelişen vücut felci veya yüz felci, denge bozukluğu, konuşma bozukluğu, hareketlerde hızlanma veya yavaşlama görülürken, omurilik zarında olduğunda boyun bölgesinde ise kollar ve bacaklarda, sırt ve bel bölgesinde ise bacaklarda cansızlık, yürüyememe, idrar kaçırma ve denge sorunları ile başvurular en sık görülen şikayet ve bulgularıdır.
Hastalığın yerine ve şiddetine, bası oluşan bölgenin fonksiyonlarına göre ameliyat kararı verildiğinde beyin cerrahi uzmanı, uygun yöntem ile tümörün tamamını operasyon mikroskobu kullanılarak boşaltır. Yapışık olduğu omurilik veya beyin zarı kısmı da kesilerek alınır ve boş kalan alana yamalama yapıldıktan sonra ameliyat sonlandırılır. %2 kötü huylu ve tekrarlama özelliği olduğundan genellikle ışın tedavisi (Radyoterapi) ve kemoterapi (İlaç tedavisi) uygulanmaz. Eğer kötü huylu ise cerrahi tedaviye destek amacı ile uygulanır. Yani hastalar bu tümörden ameliyat olduklarından sonra tekrar aynı nedenle tekrar ameliyata alınmazlar. Böylece tam iyileşme sağlanmış olur.