SON DAKİKA

Türkiye Unesco’ya Damgasını Vurdu


Türkiye, “UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi”ne en çok unsur kaydettiren 10 ülkeden birisi oldu.


Türkiye’nin UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi’nde “Meddahlık Geleneği, Mevlevî Sema Törenleri, Âşıklık Geleneği, Karagöz, Nevruz, Geleneksel Sohbet Toplantıları, Alevî-Bektaşî Ritüeli Semah, Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali, Geleneksel Tören Keşkeği, Mesir Macunu Festivali, Türk Kahvesi ve Geleneği ile Ebru: Türk Kağıt Süsleme Sanatı, Lavaş ve Yufka” yer alıyor.


Meddahlık, taklit ve canlandırmalarla dinleyiciyi eğlendirmek amacıyla öykü anlatma sanatı olarak tanımlanıyor. Bu sanatı icra edenlere Arapça “öven, metheden” anlamında meddah deniliyor.
Mevlevî Semâ Töreni, Allah’a ulaşma yolunun derecelerini sembolize eden, içinde dini öğe ve temalar barındıran ve bu haliyle ayrıntılı kural ve niteliklere sahip tasavvufî bir tören.
Anadolu’nun kültürel belleğinin yanı sıra kültürel çeşitlilik ve zenginliğinin de önemli bir ifadesi olan Aşıklık geleneği; yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş, şiiri, müziği ve hikaye anlatımını içeren çok yönlü bir sanat türü.


Nevruz; Kuzey Yarımküre’de bulunan ülkelerde, özellikle Türkçe ve Farsça konuşan topluluklar arasında yaygın olarak kutlanılıyor .Miladi takvime göre Nevruz 21 Mart’ta başlıyor.


Nevruz, 2009 yılında Azerbaycan, Hindistan, İran, Kırgızistan, Pakistan, Özbekistan ve Türkiye’nin ortak başvurusuyla İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi’ne kaydedildi.
Geleneksel sohbet toplantıları; sıra gezmeleri, sıra name, barana sohbetleri, yaran, sıra yarenler, kürsübaşı sohbetleri, velime geceleri, cümbüş, delikanlı teşkilatı, gençler kurulu, gezek, keyf/kef, muhabbet, oda teşkilatı, oturmah, sohbet, erfane olarak da adlandırılıyor.


İki insanın birbiriyle hiçbir araç ve gereç kullanmadan eşit şartlarda belli bir alan, belli kurallar ve belli bir zaman içinde gerçekleştirdiği zihinsel ve fiziksel mücadele şeklinde tanımlanan güreş, insanlık tarihinin en eski sporlarından birisi. Tarihin her döneminde ilgi gören ve geleneksel olarak uygulanan güreş, ülkemizde “ata sporu” olarak da anılıyor.


Alevi ve Bektaşiler tarafından inançları gereği cemlerde icra edilen semah, hizmet sahipleri olan “zakirlerin” çaldığı saz eşliğinde söylenen sözler ve müziğin ritmine uyarak yapılan mistik ve estetik hareketler ile Tanrı’ya ulaşma yolu.


Kadın ve erkek gruplarının toplu olarak iş paylaşımı ve katılımıyla büyük kazanlarda ve açık ateşlerde, buğday ve etin birlikte pişirilmesiyle yapılan tören yemeğine keşkek, bu yemeğin etrafında gerçekleşen ritüellere de “Tören Keşkeği Geleneği” adı veriliyor.


Kültürel ve geleneksel çeşitli uygulamaları içeren ve baharın başlangıcı olarak kabul edilen Nevruz haftasında (21-24 Mart) kutlanan Mesir Macunu Festivali, Manisa’da 400 yıldır devam ediyor. Türk kahvesi kültürü ve geleneği, kahvenin İstanbul’da kahvehanelerde servis edilmeye başlandığı 16. yüzyıla kadar uzanıyor. Gelenek, tadını eşsiz yapan ve sosyalleşmeye katkıda bulunan, iki ünlü yönüyle biliniyor.


Ebru, kendine özgü tekniklerle hazırlanan ve tekneye alınan suyun üzerinde boyalarla oluşturulan desenlerin kağıda aktarılmasıyla yapılan geleneksel bir sanat.


Azerbaycan’ın moderatörlüğünde Türkiye, Azerbaycan, İran, Kırgızistan ve Kazakistan tarafından sunulan “İnce Ekmek Yapma ve Paylaşma Kültürü: Lavaş, Jupka, Kartırma, Yufka” dosyası, UNESCO tarafından kabul edildi.