Bakan Çelik`den `Havza Modeli` Hakkında Detaylar Geldi
Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, ilk olarak Ödemiş`te açıklanan Milli Tarım Projesi ve tarımda havza modeli hakkında detaylar verdi.
Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik verdiği bir bilgilendirmede havza modeli hakkında detaylı konuştu. Bakan Çelik Milli Tarım Projesi`nin oluşum aşaması hakkında ve ve bu projenin politikasının ne olduğu ile ilgili olarak; "Göreve geldikten sonra kısa bir sürede 7 bölgede 7 toplantı yaptık. Tarım, hayvancılık ve gıdada sektör temsilcileriyle, sivil toplum örgütleriyle, bilim insanlarımızla herkesle bir araya gelerek tarımın genel bir fotoğrafını çektik. Bu fotoğraf bize tarımda bir "milli politika" nın uygulanması gerektiğini ortaya çıkardı. Buna yönelik çalışmalarımızı yaptık ve oluşturduğumuz Milli Tarım Projesi'ni Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım ilk kez İzmir Ödemiş'te açıkladı. Milli Tarım Projesi'nin genel olarak iki temel ayağı var. Bunlardan birisi bitkisel üretim. Diğeri hayvancılık. Bitkisel üretimde gördük ki işin temelinde tohum ve toprak var. Tarım toprakları sadece bizde değil, dünyada da devamlı azalıyor. Hem toprağı korumak hem de mevcut tarım toprağında en verimli üretimi yapmak için bilim insanlarımızla yoğun bir çalışma yaptık. Bu çalışmalar sonucunda havza bazlı bir üretim modelinin uygulanması gerektiğine karar verdik." değerlendirmesinde bulundu.
Kendi çalıştıkları dönemde uygulanacak havza modelinin farkını da aktaran Bakan Çelik; "Daha önce havza modeli konusunda yapılan çalışmada 30 havza belirlenmiş. Biz çalışmayı yaparken de 30 havza mı olsun diye tartışıldı. Ancak, her havzanın kendi içerisinde farklı sorunları olduğu için zaten uygulanamamış. Kaç yıldır konuşulmasına rağmen uygulanmamış bir çalışmayı uygun görmedik. Önemli olan konuşmak değil, havza modelini uygulamak. Biz uygulamak istiyoruz. Bu nedenle tamamen farklı bir çalışma ile havzaları ilçe bazında belirledik. Daha mikro düzeyde ele aldık. Çiftçilerin de istediği ve uygulanabilir olanı bu. Yani 941 ilçe ve 941 havza. Hepsinin özellikleri belli. Bugüne kadar 300 havzanın toprak analizleri tamamlandı. Böylece toprağın vasfı, özellikleri her yönüyle ortaya konuluyor ve bunun sonucunda 941 gübre kullanım kılavuzu ortaya çıkıyor. Çiftçimiz kendi ilçesindeki, yani havzasındaki kılavuza göre gübre kullanacak.İkinci olarak toprak su ilişkisini ele aldık. Kuraklık, küresel iklim değişikliği dünyayı tehdit ediyor. Dolayısıyla toprak su ilişkisinin çok iyi kurulması gerekiyor. Her ikisi de çok değerli. Verimli ve doğru kullanmak gerekiyor. Toprak konusunda çalışıyoruz ama su bizim bünyemizde değil. Bunun yarattığı önemli sorunlar var. Bakanlık arazi toplulaştırması yapıyor. Çok önemli toplulaştırmalar yapılmış. Toplamda 5 milyon hektar. Fakat, toplulaştırma yapılan yerlerin önemli bir bölümünde su yok. Devlet Su İşleri tarımsal sulama için çalışıyor, su getiriyor. Suyun geldiği yerde toplulaştırma yapılmamış. Su ile arazi toplulaştırması çakışmıyor. Buna müdahale ederek, Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu ile görüştük. Kalkınma Bakanlığımızla çalıştık ve 14 Ocak'ta sonuçlandırdık. Devlet Su İşleri'ni bakanlığımız bünyesine alıyoruz. Arazi toplulaştırması, tarımsal sulama yatırımları bakanlığımız tarafından koordineli yapılacak. Toprak ve su verimli kullanılacak." diye konuştu.