SON DAKİKA

Şiir Sadası




ANLASANA YAR

Anlasana yar
Yazdığım her aşkın satır aralarında
Bildiğim bütün kelimelerden bir şiir biriktiriyorum senin için
Anlasana yar
Bildiğim bütün şiirler satır aralarına sığıyor gözlerinin
Ne yazabilecek aşk kalıyor
Ne senin için bir şiir biriktirecek satır araları
Susuyorum öylece
Yaz diyorum kendime, sus ve yaz
Nefesimde, ellerimde ellerini yazıyorum
Ellerim yanıyor
Sus diyorum kendime, bunca konuşan varken sen sus
Ey yar, sevdanın hası suskun olanıdır
Sus sevgili!...

Uzak kaldığım gülüşlerine nehirler seviyorum en mavisinden
Hüzünlü bir bulut gelip konuyor saçlarına
Yalnızlıktan gözlerim eriyor gözlerinde
Gözlerimi gözlerine adıyorum
Gözlerin bir nehir, gözlerin hüzün mavisi yar
Ne yol biter, ne yolcu ölür
Yol değil mi bizi yolcu yapan?
Biz değil miyiz yolu yol yapan?..
Sen değil miydin düşlerime girip, her geldiğinde yeni bir düş yaratan?
Ben değil miydim seni düşlerime alıp bir düşten öteye götürmeyen?
Mavi bir düşten ötesi mi olur, mavi bir düş
Her suskunluğun gidişe sebepti yar
Her gidişin yeni bir başlangıca
Ne yeni başlangıç kaldı hayatımızda
Ne yeni başlangıca adım atacak güç
Bulmuşken seni düştüm düşlerimden
İhanet ettin yar, anlamsız kıldın kendini
Ben kendim kaldım senin anlamsızlığına rağmen
Sus ve git, git sevgili...
Bağışla beni sevgili
Gidişin değil kalışın acıtıyor içimi
Sus ve git yar!

Tuana Çelik


KADER

Kader deyince
Gönül susar
Dil susar,
Kalp pusuda
Sevmek adına
İsyan eder
Gönül kaderin acımasızığına
Sonunda
Kalp Puslu
Gönül suçlu
Dil suskundur
Onca şeyin bedelini ödeyerek
Kalemse ,avazı çıktığı kadar
Avaz , avaz ,yazar
Kaderse , boyun eğer kadere
Tüm yaşanmışlıklara eyvallah diyerek.

B.Sevil Tekinay


KADINIM

Cennet’e sığmadı bir yanım!
Kanına girdim Âdemin.
Bir elmanın sevdasına,
Dibine indim devrî-i âlemin.
Tüm masumiyetimle İsa’nın,
Kozası oldum emriyle Rahman’ın.
İbrahim’in dostuydum bir zamanlar cesur yüreğimle,
Sonra İsmail’i sürgün ettim Safa’ya bencilliğimle.
Lut’u sattım sefil tutkularıma tutulup,
Davut’a ses oldum, nefsimden kurtulup.
Aşkımın azametinden zindanı oldum Yusuf’un,
Ruhumun zarafetine bürünüp geçtim ötesine gururun.
Tüm erdemimle bendeydim Muhammet’e
Güvenin cepkeniyle veda ettim servete.
Firavuna rest çekip, Musa’ya kucak açtım.
Sabrımı mesken edip, göklere rahmet saçtım.
Ak sütümle çağların Fatih’ine yol verdim.
Zekâmla Muhteşem’e kuralları deldirdim.
Yüz yılın Kumandanı feracemle süslendi.
Hışmıma uğrayarak nice başlar sallandı.
Prut ovalarında tarihe notlar düştüm.
Tahir, Mecnun, Ferhat’la yüce dağlar aştım.
Anlasana adamım, ben kadınım, anayım, yârım,
Sen bensiz, ben sensiz oluruz yarım.
Ben seni tamamlayanım.

Nermin Akkan



VEDA

Kalbini kırdın ise seni seven yarenin
Selam vermez hiç kimse nede seni görenin
Hatır soranın kalmaz olmaz gönül verenin
Tutanın olmayacak ellerin boş kalacak

Kuruyacaktı bir gün akan sular olukta
Kesilecek nefesin tükenecek solukta
Olmayacak dönüşün bu elem yolculukta
Konacak musallaya salların boş kalacak

Ömürden gün eksildi saya saya geçecek
Son bir badedir ecel onu herkes içecek
Makbul ’de bir fanidir oda elbet göçecek
Kaybettiğinde beni kollarım boş kalacak.

Makbule Durmuş


AĞLARDIN BANA

Anayı bacıyı hasrete sardın
Dallarımı kırdın bahardın bana
Saçımı ağartan gizlenen ardın
Yalnız kalsan anlar ağlardın bana

Sanma ki tek nimet yüce aşkındı
Yürekte duygular seldi taşkındı
Hevesleri yordun benlik şaşkındı
Aşksız kalsan anlar ağlardın bana

Tacım da tahtım da yoktu payende
Yıllar ah’a nadim utan sayende
Baht’ ımı yıkmakmış sonsuz gayende
Dertde kalsan anlar ağlardın bana

İstemem duanı kalsın dilinde
Yetmez mi savurdun gamın yelinde
Adım kötü oldu yaban elinde
Naçar kalsan anlar ağlardın bana

Düşleri geceye saldım ne oldu
Papatyadan umut aldım hep soldu
Gençliğim saçını nafile yoldu
Harda kalsan anlar ağlardın bana

Mine Çakmak


BAHARI BEKLERKEN, GÖNLÜMDE KIŞIM

Rüzgârlar suçludur, anladım artık
Solurum matemi, yelsiz dağ gibi
Zamanın perdesi, bu yüzden yırtık
Bu yüzden ağlarım gülsüz bağ gibi…

Duvarlar sözümü, duymaz oldukça
Goncalar elimde, hemen soldukça
Hüzün gelip gelip, kapım çaldıkça
Dertleri Tığlarım, hüznüm çığ gibi…

Nedense acımı bilemediler
Onca zaman, geçti gelemediler
Uzanıp gözyaşım silemediler
Karalar bağlarım, solum sağ gibi..

Hep kalktım ayağa, düşüp kalmadım
Ben ki kimselere,haber salmadım
Hakkım olmayanı asla almadım
Hep deli çağlarım, kolum ağ gibi…

Çileye direndim, yine dik başım
Her zaman kötüye, oldu savaşım
Baharı beklerken, gönlümde kışım
Ben bunu sağlarım, ölüm sağ gibi…

Kamile Yeşiltepe

NOT : Küçük Menderes Havzası içerisindeki şairlerimiz özgeçmişleri ve şiirlerini kayaturancephe5835@hotmail.com mail adresine, bana gönderirlerse onları burada Cephe Gazetesi “ŞAİR SADASI” köşesine konuk edip tanıtmaya çalışacağım.