Yöremin Sesi-Ulaş Seyahat Hüseyin Ulaş
------
Günümüz şehir yaşamını çok komplike olduğunu düşündüğümüzde ulaşım ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Toplumun bir kesiminin kullandığı ve çocuklarımızın okullarına ulaşımlarında bizlere yardımcı olan, servis sürücülerimizden bir kardeşimizle söyleşi yapmak istedim. Ulaş seyahat işletmecisi Hüseyin Ulaş'ı ve mesleğini tanıyalım dedim.
Kendisi mesleğinin ciddiyeti ve vakarı içerisinde. İşine sadık, hizmette sınır tanımayan bir anlayış ile işine sımsıkı sarılmış bir genç. Sergilediği davranışlarla ve konuşmasıyla bize güven verdi. Her meslekte olduğu gibi ulaşım sektörünün de kendine has zorlukları söz konusu. Bu zorlukları aşarak engel tanımayan bir anlayış ile ortaokul ve lise öğrencilerinin okullarına taşıma işini huzurlu ve güvenli bir ortamda, şefkatle kucaklayarak pedagog gibi davranış sergilemesi dikkatimizi çeken unsurlardan biri oldu. Öğrencilerin her türlü sorunları ile ilgilenmesi, onları bir müşteri gözüyle değil, geleceğimizi emanet ettiğimiz değer olarak görüyor olması takdire şayandı.
Kendisi de "biz hayatımızı babalarımızdan analarımızdan miras almadık çocuklarımızdan ödünç aldık" ifadesini kullandığına tanık olduk. Tıpkı öğretmenlik gibi kutsal bir meslek icra ettiğini anladık. Bu anlayışımız fazlasıyla bizleri mutlu etti. Bu duygu sarmalı içerisinde söyleşimize başladık.
Hüseyin Ulaş, 1989 yılında Kazanlı Mahallesi dünyaya gelmiş. Ziraatla uğraşan bir ailenin oğlu. Hüseyin Ulaş kardeşimle bir dönem Ört'de birlikte çalışma fırsatı bulmuştum. Kameraman olarak görev yapan Hüseyin Ört'den ayrıldıktan sonra, arpa ve şeker pancarı posası paketleme tesisi kurmuş. Devamlılığı olamamış bu işin. Girişimci kardeşim vatani görevini tamamlayıp Ödemiş'e döndükten sonrada seyahat firmasını kurmaya karar vermiş. O günden bu yana da 'Ulaş Seyahat' Ödemişlilerin hizmetinde. Hüseyin Ulaş ile geçtiğimiz günlerde uzun uzun bir sohbetin ardından yapmış olduğu seyahat işiyle alakalı bilgiler aldık.
Adnan Saygılıer: Hüseyin, seyahat işini neden tercih ettin bu konuda bize bilgi verebilir misin?
Hüseyin Ulaş: Adnan amca uzun yıllardır sizinle birbirimizi tanıyoruz. Birlikte çalıştığımız yıllarda sizinle sohbetlerimiz oluyordu. Siz hep derdiniz ki 'Hüseyin ne iş yaparsan yap o işi severek yap. Yaptığınız işi severek yapmazsanız işte başarılı olamazsınız'. Evet, Adnan amca çok doğru söylüyordunuz. Babam ziraatla uğraşıyor. Aynı zamanda birde minibüsümüz vardı. Onunla da Ödemiş-Kazanlı arası taşımacılık yapıyorduk. Babam bana oğlum arabayı çalıştır motor ısınsın dediğinde çok mutlu oluyordum. Koşa koşa arabanın yanına giderek arabayı çalıştırıyordum. Askerlik dönüşünde de bu işi yapmaya karar verdim. Bir nevi baba mesleği sayılır.
Adnan Saygılıer: Hüseyin kaç araçla hizmet veriyorsunuz ve toplumun hangi kesimlerine hitap ediyorsunuz?
Hüseyin Ulaş: Adnan amca şu anda 4 aracımız bulunmakta ve babamla birlikte çalışıyoruz. 2 de şoför çalışma arkadaşımız var. Yani 4 kişilik bir ekibiz. Bu araçlarımızla ortaokul ve lise öğrencilerini taşıyoruz.
Adnan Saygılıer: Hüseyin, araçta öğrenci varken nelere dikkat etmeniz gerekiyor?
Hüseyin Ulaş: Adnan amca, gayet tabikii yaptığımız işin sorumluluğunun bilinci içersindeyiz. Bu bağlamda trafik kurallarına harfiyen uyuyoruz. Ancak sadece bizim kurallara uymamız bazen yeterli olmuyor. Yolcu taşıyan diğer arkadaşlarımla birlikte en büyük sorunumuz, yolcuların durak dışı indi bindi yapmak istemeleri. Bu da her iki taraf içinde tehlike arz etmekte. Ben minibüs ile bir yere gidecek olan yolcuların durak dışında inmek istememelerini özellikle şehir içinde, şoförlerimizin de durak dışı müşteri almamaları gerektiğini düşünüyorum.
Adnan Saygılıer: Hüseyin, servis şoförleri nelere dikkat etmeli?
Hüseyin Ulaş: Adnan amca, servis aracının içinde bulunan öğrencilerimizin geleceğimizin teminatı olduklarını unutmamalıyız. Onlar yarının bürokratları ve yöneticileridir. Onun için bizler öğrencilerimize örnek olmalıyız. Araçta hareketlerimize ve konuşmalarımıza son derece dikkat etmeliyiz. Öğrenci ile şoför arasında belli bir mesafe bırakmalıyız. Ben çalışma arkadaşlarımla bu konuyla alakalı sürekli olarak konuşuyor ve duruma hassasiyet göstermelerini istiyorum.
Adnan Saygılıer: Hüseyin bizlere başka neler söylemek istersin
Hüseyin Ulaş: Adnan amca, anne babalar tarafından bize teslim edilen öğrencileri, kendi evladımız kardeşimiz gibi görmeliyiz ve unutmamalıyız ki onlar ülkemizin geleceğidir. Evimizde, otobüsümüz de okulumuzda her yerde çocuklarımıza iyi olanı öğretip göstermeliyiz. Yanlış yaptıklarında hatalarına gülüp geçmemeliyiz. Güzel bir dille yanlışını anlatmalıyız. Ben bütün yaratılanları yaratandan ötürü seviyorum. Herkesin isteklerinin olmasını temenni ediyorum. Bize zaman ayırdığınız ve beni dinlediğiniz ekibinize Cephe Gazetesine çok teşekkür ediyorum. Başarılarınızın devamını diliyorum.
Adnan Saygılıer: Hüseyin kardeşimle görüşürken servis aracında bulunan bir öğrenci arkadaşımızla tanışma fırsatımız oldu. Kendisine servis ile alakalı bazı sorular sorduk ve öğrencimizin verdiği cevabı aynen sizinle paylaşıyorum.
Öğrenci Volkan Şenyüz: Adnan amca ben Gökçen Anadolu Lisesi 10.sınıf öğrencisiyim. Hüseyin ağabey bize bir servis şoförü gibi değil de gerçek bir ağabey gibi davranıyor. Bizimle konuşurken son derece dikkatli. Kelimelerini seçerek bizimle konuşuyor. Ben asla kaba konuştuğunu görmedim mesela. Aracı kullanırken de çok dikkatli. Trafik kurallarına dikkat ediyor ve mutlaka uyuyor. Kendisine bu davranışlarından dolayı teşekkür ediyorum.
Adnan Saygılıer: Ben bu genç girişimci kardeşimizi bu genç yaşta işini severek yapmasından dolayı kutluyorum. Servis aracında tanıdığı bu öğrencilerin sorumluluğunun ve bilincinin idraki içinde bulunması da beni son derece mutlu ediyor. Genç girişimci kardeşimizi kutluyor bundan sonraki yaşamında mutluluklar diliyorum.
Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur. M.Kemal Atatürk
Adnan Saygılıer