Biriktirmek Birikimdir. 7000. Cephe Gazetesi

Belli bir amaç doğrultusunda biriktirilen herşey aslında bir koleksiyondur. Bilinçli biriktirme gelecek kuşaklara bırakılan değerli bir servete dönüşür. Koleksiyonlar müzeleri besler, toplanılan tüm parçalar bir şekilde müzelerin yolunu tutar. Evdeki koleksiyon bireyseldir, müzelerdeki koleksiyon toplumsaldır.

Avrupa’da yüzyıllar öncesinde başlayan müzecilik, bizde Osmanlı’nın son döneminde kurulan Müze-i Humayun ile başladı. Cumhuriyet döneminde; İstanbul Arkeoloji Müzesi, Türk ve İslam Eserleri Müzesi ile Topkapı Sarayı gibi arkeolojik devlet müzeleri ülkemizin ilk köklü müzeleri oldular. Kültürel varlıklarımızı korumak üzere yola geç çıktık. Yine de devlet koruması altındaki arkeolojik alanlar ve buradan çıkarılan parçalar müzeler için inanılmaz bir zenginlik sunuyor.

Biraraya getirilip, toplumsal kullanıma açılmadığı takdirde, kültürel ürünler de bilgi gibi uçup gidiyor... Günümüzde neredeyse insan ömrü içinde olup bitenleri bulmada bile ne kadar zorlanıyoruz.

Son 20-25 yıl içinde sayıları artan özel müzeler ve kent müzeleri ile yeni bir alan açıldı. Arkeolojik buluntular dışında her tür kültürel ve günlük yaşamda kullanılmış, modası geçmiş objeler de müzelerde biraraya getiriliyor. Özel veya kent müzelerinin sadece yerel kültüre değil, turizme de katkısı büyük. Devlet bürokrasisinin ayıramadığı bütçeleri veya geciktirebileceği kararları özel kurumlar daha hızlı sonuçlandırıyor.

Koleksiyoner çeşitliliği ve sayısı açısından Batı’dan gerideyiz.

Gravürler, belgeler, saatler, dolmakalem, aydınlatma araçları, tespih, madalya ve nişanlar, bilet, rozet, giyim eşyaları, kibrit ve sigara kutuları, hisse senedi, kartpostal, müzik aletleri, aydınlatma araçları, sinema ve ses makineleri, askeri objeler, mühürler ve daha neler neler… Hepsi koleksiyon türleri.

Ödemiş Kent Müzesi ve Arşivi (ÖYKAM), iki fonksiyonu gözeten bir kuruluş. Hem yöremiz ile ilgili yazılı, çizili ne varsa bunların toplandığı ve sergilendiği, hem de araştırmacılara açık arşiv bölümüyle burası bir kolleksiyonlar kolleksiyonu olma yolunda ilerliyor.

Peki, gazetelerin eski sayıları ÖYKAM için sadece birer müze objesi mi, yoksa kültür taşıyıcı bir araç mı?

65 yılda 7.000 sayıdan fazla yayınlanan bir Ödemiş Gazetesi olan Cephe’nin eski sayılarına ÖYKAM’dan ulaşabiliyoruz. Eski yasal düzenlemeler, yerel-genel tüm gazetelerin birer nüshasının Basın Yayın Müdürlüğü’ne gönderilmesini zorunlu kılıyordu. Bunca yıl toplanan gazeteler geçtiğimiz yıllarda depolar temizlenirken, gün yüzüne çıktı. Ödemiş Kent Müzesi, 1950 yılında yayın hayatına başlayan Cephe Gazetesi’nin eski sayılarını müze arşivine kazandırdı. Cephe Gazetesi’nin ilk sayısı da bunların arasından çıktı.

Cephe’nin yanısıra, geçmiş yılların diğer Ödemiş gazeteleri; Efe, Hürefe, Altıok, Ödemiş ile birlikte günümüz yerel gazetelerinin eski sayıları ÖYKAM raflarında okuyucu ve araştırmacıları bekliyor. Bugünün gazeteleri de yıllar sonra, bugünün Ödemiş’ini merak edenler için kaynak olacak.

Siyah –beyaz fotoğrafların veya eski gazetelerin çekici-nostaljik etkisi karşısında kim durabilir. Eski gazete sayfalarında unutulmuş olaylar, insanlar gün yüzüne çıkıveriyor, koleksiyon ve biriktirme tutkusu toplumsallaşıyor.

Ailemiz, kentimiz, çevremiz, yaşanılanlar eski gazete sayfalarında bizi bekliyor.

Ödemiş Kent Müzesi’nde önemli koleksiyonlar var. ÖYKAM Arşivi Ödemiş’i başka bir yere taşıyor, farkına yıllar sonra varılacak…