Kiraz Da Neler Oluyor?
Merhaba sevgili okuyucularım. Ben Kirazlıyım. Kirazlı olmaktan hep gurur duydum. Kirazlılar çok sıcak kanlı, birbirini tutan insanlardır. Milliyetçilik duyguları buralardaki birçok ilçeye göre çok daha fazla gelişmiştir. Çocukluğu ve ilk gençlik yılları orda geçmiş biri olarak söylemelim ki oldukça güvenli bir yerdir. Bir genç kız olarak akşam saatlerinde bile rahatlıkla sokaklarında gezebildiğim kendimi son derece güvende hissettiğim korku nedir bilmeden büyüdüğüm bir yerdir.
Peki, son zamanlarda memleketimde neler oluyor? Sorusunu birçok Kirazlı gibi bende kendime soruyorum. Kiraz maalesef adından hep pek de iyi bahsettiremedi. Yıllar önce Berna Lâçin Kirazlıları karşısına almıştı. Okkataşı mevkiisi olarak bilinen taşın önünde durup "ben şimdi bu taşı geçiyorum bakalım bende delirecek miyim?" sorusu soran ünlü sunucu Berna Lâçin Kiraz'ın reklamını kötüde olsa yapmıştı. Kirazlılar onu bir daha sevemedi tabii nasıl sevsinler siz delisiniz demişti Berna Lâçin nede olsa. O zamanlarda Kiraz uzmanlarında araştırma konusu olmuştu. Uzmanlar, Kiraz da LİTYUM eksikliğinden kaynaklanan psikolojik hastalıkların fazla görülmesi teşhisi koymuştu.
Şimdi ise kayıp kız çocukları ile yine gündemde Kiraz. Kiraz'a bağlı bir - iki mahallede (köyünde) yaşanan olaylar kanayan yara demek daha doğru sanırım tüm Kiraz'ı içine aldı. Kiraz yine adından kötü bahsettirdi. Kayıp kız çocuklarıyla, kaçırılan kız çocuklarıyla gündeme taşındı. Yerel ve ulusal basın olayların üstüne gitti. Bu duruma bir son vermek için sessiz atılan çığlıklar duyuruldu.
Yıl 2017…Yıl kaç olursa olsun kız çocuklarını hala bir mal gibi alıp satan zihniyeti anlamak mümkün değil. Sen kızını prenses gibi büyütüyorsun, ona kıyamıyorsun, onun için özel baby showerlar organize ediyorsun, diş buğdayı ilk adımı tay tay puçası,….vs ler yapıyorsun. Kızın sevdiğiyle evlenmek istediğini söylediğinde gözlerin dolup HAYIR dememek için kendini zorluyorsun. Tüm bunlar tabi kız çocukları için olması gerekenler peki ya olmaması gerekenler keşke hiç yaşanmasa denilenler.
Kız gelmiş 12-15 yaşına baba evinden artık koca evine geçme zamanı geldi. İstiyorlar bir ücret belirleniyor tabi aile hayır derse kaçırılıyor, tutuluyor aile şikayetçi oluyor konu komşu "ver gitsin adınız temizlensin" diyor. Şikayet geri alınıyor tekrar pazarlığa oturuluyor artık anlaşmak daha kolay nasıl olsa kız kaçırıldı artık kimse almaz…
Tüm bu iddialar meclise taşındı. Yetkililer umarım tüm bunlara DUR der. Aile bakanlığı tüm sosyal örgütler camideki imamdan öğretmene herkes bu durumdan sorumludur. Hep birlikte bu duruma bir son vermek DUR demek zorundadır. Tek bir çocuğun gözünden dökülen tek damla yaşın vebalini ödemek mümkün değildir. Tüm kız çocukları bir PRENSES gibi büyütülmeli kendi PRENS'ini kendi seçme özgürlüğü elinden alınmamalıdır.
Şehri ortadan nazikçe ikiye bölen küçük menderes nehri, bozdağlardan esen mis gibi temiz havası, hiç kimseyi aç bırakmayan yardımsever cömert insanları, malınızı ve canınızı güvenle emanet edebileceğiniz, komşuları ile ve dünya da birinci kalite kirazı en çok üreten ikinci bölgesi olan Kiraz, yaşamaya değer… Kirazlı olmak her şeye değer…
Özlem Erakyol