SON DAKİKA

Yöremin Sesi


Yensa Süt Ürünleri Ltd Şti. Şirket Ortağı Mehmet Özdemir

Sabah kahvaltılarımızın olmazsa olmazı olan peynirin kökeni insanlık tarihi kadar eskiye dayanır.
Ne kadar eskiye dayandığına dair net bir bilgi olmasa da olası çıkış noktaları orta asya olarak tahmin edilmektedir. Peynir yapımı ile ilgili ilk kaynak M.Ö 2000'li yıllarda Mısır'da ki mezar yazılarıdır. 4. antik zamanda yapılan peynirin ekşi ve tuzlu olduğu bilinmektedir. Günümüzde Doğu Akdeniz bölgesinde yapılan beyaz salamura peynir olan feta ve beyaz peynire benzediği tahmin edilmektedir.
Avrupa`daki peynir üretiminde ise iklimden dolayı daha az tuz kullanımaktadır. Daha az tuzlu ortamda daha çeşitli faydalı mikrop ve enzim yetişebilmesinden dolayı bu peynirler farklı ve ilginç tatlar içerirler.
Peynirin Türkiye de üretimi ve tüketimi, peynirin faydaları, yapımı, çeşitleri hakkında geniş bilgi alabilmek adına Yensa Süt Ürünleri firma ortağı Mehmet Özdemir ile görüştük. Kendisinden sektörle alakalı bilgiler alalım istedik. Bunun üzerine Mehmet Özdemir 'i Ayrancılar Mahallesinde semt pazarında bulunan sergisinde ziyaret ettik.
Son derece saygılı güler yüzlü, mütevazı bir beyefendi. Ahilik kültürü ile yetiştiği bizlere yaklaşımından ve beden dilinden de belli oluyordu. Kendisi ve yanındaki yardımcı arkadaşları ile tanıştıktan sonra peynircilik ve sektör ile ilgili bilgiler almaya başladık.
Mehmet Özdemir 1974 yılında Konya'nın Sağlık kasabasında dünyaya gelmiş. İlköğrenim hayatının köyünde tamamladıktan sonra hayat şartlarını etkisiyle izmir'e gelmiş. 1992 yılında ödemiş merkezde bulunan kurumsal bir süt firmasında çırak olarak işe başlamış ve müdürlüğe kadar yükselmiş. 2015 yılına kadar yaklaşık 23 yıl başarılı bir şekilde işe devam etmiş.
Daha sonra bu işyerinden ayrılarak yakın arkadaşı Halil Uzuner ile kendi şirketleri olan Yensa Süt Ürünleri'ni kuruluşunu gerçekleştirmişler. Peynircilik sektöründe toptan ve perakende satışla vatandaşlara hizmet veriyorlar.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey bu işi tercih etme sebebiniz nedir?
Mehmet Özdemir:   Adnan Bey, atalarımız ne güzel söylemişler 'dünya kırk kulplu kazan tut bir ucundan sende kazan'. Konya'dan İzmir'e geldiğimden bu yana çeşitli işlerde çalıştım. Peynircilik mesleği tamamen tesadüf diyebilirim.  Ufak bir peynir tezgâhı ile işe başladım. Bu işi sevdim. İnsanlara hizmet etmek onları memnun etmek beni çok mutlu etti. Bu işte insanlar size güveniyor hem sağlık açısından hem de damak tadı açısından. Bir zaman sonra da tezgâhtaki ürünlerin müşteriyle buluşması bir tutkuya dönüşüyor. Dedim ya bu işi severek yapıyorum bu iş benim tutkum.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, vatandaş peynir alırken nelere dikkat etmeli?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, bu sektörde ilk sırayı temizlik ve hijyen alır. Biz bu tezgâhtan rızkımızı kazanıyoruz. O yüzden temizlik bizim için çok önemli. Müşterilerimizde bunu bilirler ve o yüzen bizi tercih ederler. Müşteri sayımız her geçen gün artıyor. Bu da buna bir etken.
İlk dikkat edilmesi gereken konu temizlik ve hijyenden sonra ürünlerin tazeliğine bakılmalı. Sağlık açısından bunlar çok önemli faktörler.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, ürünlerinizin üretimi ile alakalı bilgi verir misiniz ?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, kendimize ait bir mandıramız yok. Üretim yapmıyoruz. Bizim işimiz sadece satış. Ürünlerimizi kurumsal ve tanınmış firmalardan alıyoruz. Ödemiş, Kiraz, Bergama, Çanakkale, Balıkesir peynirlerini tercih ediyoruz. Bölgemizdeki vatandaşların isteği bu konuda önemli tabiî ki. Tedarik ettiğimiz peynirleri, kendi  soğuk hava depomuzda muhafaza edip pazarlarda satışını yapıyoruz
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, sabit iş yeriniz var mı yoksa sadece pazarlara mı gidiyorsunuz?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, sabit işyerimiz yok. Haftanın yedi günü pazarlarda satış yapıyoruz . Pazarcılık tabi ki zor ve zahmetli bir iş ama aynı zamanda da zevkli ve bereketli. O yüzden şu an sabit iş yeri fikrimiz yok.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, herhangi bir odaya bağlımısınız?
 Mehmet Özdemir: Adnan Bey, yasa gereği her vergi mükellefinin bir odaya bağlı olması gerekiyor. Bizde İzmir Ticaret Odasına bağlıyız.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, peynir çeşitleri hakkında halk arkasında beyaz peynir olarak bilinen peynirden bahseder misiniz? Neden beyaz peynir?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, ülkemizde en yaygın olarak kullanılan peynir çeşidi beyaz peynirdir. Beyaz peynir yani yumuşak peynir, teneke içerisinde olgunlaştırılan 7x7x7 ebatlarında hazırlanan bir peynir çeşididir. Edirne beyaz peynir teneke peyniri diye de adlandırılır. Deri peyniri ve kaşar peyniriyle birlikte yöresel peynirler yönünden de bir çok peynir çeşidi bulunmaktadır. Antep peyniri, krem peynir, posaf çeşit peynir, küflü Ardahan peyniri, Kars kaşarı, Trakya kaşarı, Tunceli tulum peyniri, Mihaliç (kelle) peyniri, keçi peyniri, Ezine peyniri, Edirne peyniri, Erzincan tulum peyniri,  İzmir tulum peyniri, dil peyniri, Maraş peyniri gibi birçok peynir çeşidi bulunmaktadır.
Adnan Saygılıer: Mehmet Bey, peynirin insan vücuduna faydaları nelerdir? Bulunla ilgili neler söylemek istersiniz?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, peynir enerji değeri yüksek ve protein, kalsiyum ve b2 vitamini yönünden zengin bir besindir. Örneğin; 100 gr gravyer peynirinde 250 gr ete eş değer protein bulunmaktadır. Sindirim olarak sütten daha kolaydır. Peynirin yağ oranı ise çeşidine göre değişiklik gösterir. Ph seviyesi kontrol edilebileceğinden diş için iyi bir koruyucudur. Dişçiler bu nedenle yemeklerden sonra küçük bir parça peynir yemenin yararlı olduğunu söylerler.
Adnan Saygılıer: Mehmet bey Konya'dan kalkıp hiç tanımadığınız bilmediğiniz bir yere İzmir'e geliyorsunuz. Tanımadığınız bir yerde başarılarla dolu bir 25 yıl. Bunun sırrı nedir?
Mehmet Özdemir: Adnan Bey, bunun sırrı doğru olmak, dürüst olmak, yaptığın işi severek yapmak. Kimsenin malına zarar vermemek, ekmek yediğin kişiye saygılı olmak, yalan söylememek gibi birçok maddede toplayabiliriz. Ben kendi işimi kurarken kendim kadar dürüst olduğuna inandığım iş ortağım Avni Uzunel ile bu yola çıktım.
Bu şirketi kurduğumda yanımda çalıştırdığım personellerime özen gösterdim. Onlar benim tezgâhımda çalışırken kendi işleri gibi çalışıyorlar. Başta ortağım Halil Uzunel olmak üzere Ali Furkan Tuna, Mustafa Zengin, Yunus Emre Uluçam, Zübeyir Haykırer, Görkem Özdemir, Yaşar Canpolat, Ahmet Uzunel olmak üzere hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Adnan Saygıler: Mehmet Bey, son olarak neler söylemek istersiniz?
Mehmet Özdemir: Adnan bey 'severim yaradılanı yaradandan ötürü' ne güzel bir söz değil mi? Onun için insanları sevmeliyiz.  Kendimize yapılmasını istemediğimiz hiçbir şeyi başkasına yapmamalıyız. Tüm esnaf arkadaşlarıma hayırlı işler ve bol kazançlar diliyorum.  Allah devletimize milletimize zeval vermesin. Şanlı bayrağımız inmesin, ezanlarımız susmasın. Size ve tüm gazete çalışanlarına başarılar diliyorum.
Adnan Saygılıer: Esnaflık çok özveri gerektiren, alın terinin emekle yoğrulduğu, beğeni ile harmanlandığı, yorgunluğun kazançla giderildiği bir iş koludur.
Ülkemizde esnaf ve sanatkârımız Cumhuriyet tarihinden bu yana ülkenin gelişmesinde önemli işlevleri üstlenmiş, sosyo-ekonomik ödevleri olmuştur.  Türk esnaf ve sanatkârımız yönünü ileriye çevirmiş çağdaş yaşam standartlarını hedeflemiştir. Kendi kültürel kimliğine sahip çıkarak tarihimizi gelecekteki hedeflerine harmanlamıştır.
İşte bu kültürle yoğrulmuş Yensa Süt Ürünleri şirket ortaklarından Sayın Mehmet Özdemir'e, aile ve ülke ekonomisine kattığı katkılardan ve istihdam yaratmasından dolayı kutluyorum.
Mehmet Beyin yanında çalışan, güler yüzlü yeğeni Ali'ye de eğitim hayatında başarılar diliyorum.


adnan sagılıer