SON DAKİKA

İNSANLIĞIN İLLETİ: SAVAŞ



Merhaba sevgili okurlar,

Modern çağ denilen ve her türlü icadın, yeniliğin, denendiği imkânsızın sınandığı çağımızda hala savaş kelimesini bu kadar aktif kullanıyor olmamız ne tuhaf. Ama konu devletlerarası mücadele, güçlünün güçlüyü yenmesi, rekabette her türlü yol mübahtır olunca kaçınılmaz son savaş oluyor maalesef. İnsanın vatanına göz dikilmesi, işgal edilmek istenmesi ve bunun karşısında savaşılması değil tabi ki acımasız olan. Acımasız olan o vatana göz dikenlerin olması, o bitmek bilmeyen 'benim olsun' açlığı. Sonrasında verilen masum canların ne kadar önemsiz olması ve artık savaşın da teknolojiyle bağdaştırılarak güle ulaşmak için koşarken ezilen papatyaların göz ardı edilmesi.
Kelimesi bile bu kadar kötüyken kendisini düşünmek veya yaşamak başlı başına bir olay. Her kara parçasının, bugün devlet olan veya sonradan devlete dönüşen her milletin başından bir savaş geçmiş, savaşın meydana getirdiklerini, sonuçlarını şahsen olmasa da tarihlerinden biliyorlardır. Savaş yüzü görmemiş toplum olmadığı gibi bundan sonra da olmayacak sanırım. Görünen o ki insanlık devam ettikçe savaş kelimesi de hayatımızdan silinmeyecek. Filler dövüşürken olan çimlere olur lafı her zaman tazeliğini koruyacak. Ve olan yine çocuklara olacak.

Kelime anlamını bile bilmeden savaşın kendisini yaşama zorunda kalan binlerce çocukla doldu dünya. Savaşın yol açtığı acıyı, ölümü, öfkeyi tatmak zorunda olan binlerce çocuk. O savaş alanları kimi çocuklara mezar olurken kimileri için ise sonu belirsiz bir yolculuğu açtı. Örneğin şu anda Afganistanlı, Suriyeli, Cezayirli, Faslı, Eritreli, Somalili olan ve savaştan kaçan 9 bin çocuk kayıp. Ne olduğu, başlarına ne geldiği, nerde oldukları tamamen muamma. Savaş gibi bir acımasızlıktan kaçan bu kayıp çocukların çeşitli suç örgütlerinin eline düşerek diğer acımasızlıkları da öğrenmiş olmaları ise kuvvetli ihtimal.

Geçmiş yıllarda olan savaşlarla günümüzde olan savaşları karşılaştırmak ise oldukça saçma. Çünkü ilerleyen zamanla birlikte teknolojik gelişmelerin etkisinde modern savaş denilen savaş dönemi bulunmakta. İnsansız silah teknolojisiyle gece yarısı insanlar uykularında vurulabiliyor. Bu durum o an sıcak gelişme olarak ekranlarda yer alıyor ve sonra her şey sıradanlaşıyor. Modern çağın acımasızlığı. Güçlünün güçsüzü yenme, sömürme, işgal etme çabaları var oldukça ne yazık ki savaş kelimesi de sanırım hiç eskimeyecek.

Ayşen GÜNER

Hiç yorum yok